Hayat çoğu zaman yaşamadığımız olayların gölgesinde geçiyor.
“Ya deprem olursa?”, “Ya hastalanırsam?”, “Ya başıma kötü bir şey gelirse?” diye düşünüp duruyoruz. Daha yaşanmamış ihtimallerin yükünü taşırken, aslında kendi ömrümüzden çalıyoruz.
Tedirginlik; insanın kalbine huzursuzluk, bedenine yorgunluk, zihnine bulanıklık getirir. Uykusuzluk, dikkatsizlik, hiçbir şeye odaklanamama ve sürekli diken üstünde yaşama… Hepsi bu kaygının bize mirasıdır. Böyle olunca yaşamın tadı da kaçar, hayat kalitemiz düşer.
Oysa bizler korkularla değil, umutlarla yaşamak için varız. Yarın henüz gelmedi, dün ise geri dönmeyecek. Bize kalan tek hakikat, içinde bulunduğumuz andır. Ve o anı tedirginlikle tüketmek, kendimize yapılacak en büyük haksızlıktır.
Tedirginliği bırakmak, gelecekten kaçmak değildir; aksine hayata güvenmektir. Kendine güven, Rabbine güven, yaşama güven… Çünkü insan korkularını değil cesaretini büyüttüğünde huzuru bulur.
Unutma: Tedirginlikten kurtulduğun gün, gerçek kavuşmanın başladığı gündür.
— Şehriyar
27.08.2025
#hayat #huzur #cesaret #umut #şehriyar
